Bir girişimci olarak ürünler markalar ya da iş düzeni konusunda düşünmeden durdurduğunuz bir zaman dilimi herhalde yoktur. Hayata geçirilecek planlar hakkında konuşurken ve hala planlamaya devam ederken bir şeyin o planları bozabileceğinden kendimize hiç bahsetmiyoruz. Oysa işin mükemmelliğini bozacak psikolojik sorunlar girişimci ruhları bir hayli etkiliyor.
Girişimci olarak planlarınızı gerçekleştirmenin ve doğru kararlar alabilmenin en önemli yolu duygu durumunuzu kontrol altında tutabilmektir. Kontrol altında tutamadığımız duygu durumları başarıya giden yolda sizi biraz yorabilir. İşte girişimcilikte duyguların başarıyı etkilemesinin altı yolu:
Her fikre sıkı sıkıya bağlı kalmak
Hiçbir fikir yenisi bulunana kadar en iyisi değildir 🙂 Her fikre ne pahasına olursa olsun sıkı sıkıya bağlı kalmak karşınıza çıkacak diğer fırsat ve fikirleri sağlıklı bir şekilde değerlendirip görmenizi engelleyebilir. Alternatifleri değerlendirerek ilerlemeniz her zaman işinize yarayacaktır.
İşi düzenleyen değil iş düzeni olmak
Bir takımın parçası halindeyken iş üzerindeki her konunun takipçisi olamazsınız. Gece gündüz çalışırken yanınızda işi paylaşabileceğiniz insanlar varsa şanslısınız.
Eğer cevabınız ‘hayır yok’ ise fikriniz için üç seçeneğiniz kalmış demektir. Fikriniz güvenilmez ellere emanettir, iş bitmiştir ya da insanlarla yolunuzu ayırmanız gerekir. Üçüncü seçenek emin olun en iyi yoldur. Bu konuda duygusal davranmak ise işinizdeki verimi düşürebilir.
Dalgalanmalarda cesaretin kırılması
Burada önemli olan nokta işin nasıl işlediğini saptamaktır. Girişimcilerin çoğu işin yükseliş anından istikrar anına geçmesinin başarısızlık olduğunu düşünüyor.
Fakat girişimcilikte gerçek akış bu şekilde değildir. Hızlı bir yükseliş ile başlarsınız sonrasında bir istikrar dönemine geçersiniz durağanlığı atlatmak için seviye atlamanız ve hız kazanmanız gerekir, hızınızı tekrar kazanırsınız ve o başarı anında tekrar istikrarlı durağanlık ortaya çıktığında bu dalgalanma cesaretinizi kırabilir. Bu gibi durumlarda hızınızı eşit derecede tutmalı mücadele etmeye devam etmelisiniz.
Rahat hareket etmek
İş düzeni olağan halinde devam ederken rahat hareket etmek sizi başarıdan uzaklaştırır. İşlerin yolunda gitmesinin verdiği rahatlama hissi daha büyük düşünmeniz için önünüzde bir engeldir. Pazarınızda başarı yakaladığınız bir dönemde iş arkadaşlarınız ile bu başarınızı kutlarken zihninizin her zerresi bu rahatlık hissini sevecektir. Buradaki en önemli çıkış noktası kendinizi bu rahatlıktan alıkoymalı, başarının tadını çıkarırken yeni atılımlar yapmak yerine uykuya dalmamanızdır.
Hep son diyerek işe başlamak
Girişimciliğin ruhunda olan uzun saatler çalışırken ailenize ve sevdiklerinize ne kadar zaman ayırıyorsunuz? Pek çok girişimci yoğun tempo sebebiyle bunun çok az gerçekleştiğini düşünüyor. Umdukları şey bu düzeni hiç bir taraf etkilenmeden başarmak için son bir hamleye ihtiyaç duydukları. O son hamle ile rahatlayabilir ve kendilerini tamamen ailelerine adayabilirler. İşinizi ileriye taşımak için yaptığınız zorlu hamleleri ve bu süreçte önceliklerinizi de aklınızda tutmaya çalıştığınız o dönemde elinizden gelenin en iyisini yapmaya çalışın, çünkü girişimcilikte işin temposunun hiç değişmediğini ve o son hamlenin olmadığını unutmayın!
Sıkıcı iş yoktur zor iş vardır
Zor işler genellikle o zorluklarıyla da eğlencelidir. Sıkıcı işler ise sadece zordur. Çoğu girişimci bir işi ele alırken yapması gerektiği gibi yaratıcı çözümler üretmekten keyif alır ve işin bir bölümünü hallettiğini kalan işin ise bu kadar ilgi çekici olmadığını anlayınca sorunlar oluşmaya başlar. Bu aslında spor yapmak gibidir birkaç iyi hareket öğrendikten sonra küçük ve ayrıntılı hareketleri öğrenmeden tam olarak iyi bir oyuncu olunamaması gibidir.
Sonuç olarak girişimcilikte başarıya giden yolda, başarıyı yönetmek ya da olumsuzlukta ayağa kalkmaktan çok duygu durumunu kontrol altında tutmak daha önemlidir.